Dört kuşak Amsterdam’da buluştu…

“Hem Türkiye’nin hem de Hollanda’nın güzel taraflarını kendilerine sahiplenmiş bir nesil ile karşılaştım. Artık huzur içinde ömrümü tamamlayabilirim.” İbrahim Görmez

Amsterdam’da geçen hafta birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü kuşak Türklerin buluştukları bir toplantı yapıldı. Toplantı tarihi bir anı yansıttı. Katılımcılar arasında yer yer duygusallık yaşandı. Şiddetli yağmura rağmen, yaşları 90’lara dayanmış birinci nesil ellerinde asayla  salonda yerlerini aldı. İkinci ve üçüncü nesil Türklerin yanı sıra, bir iki ay sonra dünyaya merhaba diyecek dördüncü kuşak bir Türk bebeğinin de bu tarihi buluşmaya şahit olması olayın bir başka yönüydü.

Efendim, bu anlamlı ve tarihi toplantı Hollanda’ya yapılan Türk göçünün 60’ıncı yıl dönümü çerçevesinde hazırlanan bir kitap tanıtım programıydı. Hollanda’da doğan, büyüyen Türk çocuklarının çok yönlü düşüncelerini anlatan kitap “Üçüncü Kuşakla Konuşmalar” adını taşıyordu.

Toplantı yeri stratejik olarak Amsterdamlı Türkler için özel bir anlama sahip ve göç tarihine imzasını atan NDSM tersanesi seçilmişti. NDSM, 1960’lı yıllarda Hollanda’ya ilk gelen Türk işçilerinin geldikleri tersane olma özelliğini hâlâ taşıyor. Türk göç tarihinde sembolik bir yeri olan NDSM Amsterdam’ın Kuzey bölgesinde olup, aynı zamanda o yıllarda Türklerin kaldıkları Atatürk Kampı’nın da olduğu yerdir.

NDSM, zaman içerisinde Amsterdam Belediyesi tarafından sanat merkezi haline getirilerek, sanatçıların hizmetine sunulmuş bir yer oldu. Ebru ve hat sanatlarını icra eden, Türk sanatçı Okan Akın da bu sanatçılar arasında yer alarak çalışmalarına yıllardır burada devam ediyor. Akın, bireysel çalışmaları yanı sıra, yılın belirli tarihlerinde Hollanda ve Avrupa’daki sanatçıların eserlerini NDSM’de sergiletiyor.

Çok amaçlı kullanılan Okan Akın Atölyesi’nde, 2011 yılında “Avrupa Yaşlılar Yılı” dolayısıyla, birinci nesil Türklere yönelik bir etkinlik yapmıştık. Türk toplumuna hizmet eden öncüleri hayırla yad etmiş sağ olanlara birer teşekkür plaketi vermiştik. Aralarında NDSM’de çalışmış birinci nesil Türklerin de olduğu programda duygu dolu anlar yaşanmıştı.

Şimdi de, birinci kuşak Türklerin torunları olan üçüncü kuşak Türklerle ilgili bir programı yine NDSM’de icra etmenin heyecanını yaşadık. Sadece heyecan değil, aynı zamanda Türk göç tarihine de bir imza atmanın haklı gururunu yaşadık.

Heyecanlandık, çünkü bir zamanlar içinde bulunduğumuz gemi tersanesinde bin bir zorlukla çalışan Türklerin torunlarının, birbirinden farklı ve başarılı hikayelerini dinledik. Heyecanlandık, çünkü üçüncü kuşak Türkler kimliklerini inkâr etmeden, var olmanın ipuçlarını veriyorlar. Heyecanlandık, çünkü dede, baba, oğul ve torun bir arada, aynı salonda, aynı fotoğraf karesinde buluştuk.

“Üçüncü Kuşakla Konuşmalar” kitabının içeriği ayrı bir güzellik, ayrı bir övünç kaynağı, ayrı bir değer elbette. Araştırmayı yapanlardan Mustafa İyi’nin hazırladığı sunum ve gençlerin değerlendirmeleri, bize Avrupa Türklerinin gelecekleriyle ilgili yeni fikirler veriyor. Şöyle ki; gençler bir taraftan kendi sosyolojilerini ortaya koyarken, diğer taraftan da kendileri için nasıl bir gelecek perspektifi içinde olduklarını ifade ediyorlar. Gençler, Avrupa’da yeni bir kimlik tanımının örneklerini veriyorlar. Yeni bir Türk kimliği, yeni bir insan tipi karşımızda…

Kapanışı, uzun yıllar Hollanda Türklerine hizmet etmiş birinci nesilden İbrahim Görmez’in değerlendirmesiyle yapalım isterseniz.


Görmez: “Çok anlamlı tarihi bir buluşmaydı. Dört nesil birlikteydik. Rabbime şükürler olsun. Tam manası ile tarihine, kültürüne ve inançlarına sahip olan, doğduğu  ülke Hollanda’nın imkânlarından istifade etmesini bilmiş bir nesil ile karşılaştım. Hem Türkiye’nin hem de Hollanda’nın güzel taraflarını kendilerine sahiplenmiş bir nesil ile karşılaştım. Artık huzur içinde ömrümü tamamlayabilirim. Türkevi’ne şükranlarımı sunarım. Veyis Güngör kardeşime başarılarının devamını dilerim”.

Türkevi Araştırmalar Merkezi bu etkinlikle tarihi görev ve sorumluluğu bir defa daha yerine getirmenin haklı gururunu yaşamaktadır.

Veyis Güngör

27 Nisan 2025

Scroll naar boven
Scroll naar top