1 Mart Cuma günü, öğle saatlerinde aldığım bir haberle altüst oldum. ‘Acı haber çok çabuk yayılır’ derler. Ancak, haber bu defa gecikmişti. Otuz yıldan fazla dostluğumuz olan, Hollandalı yazar, sanatçı ve televizyon yapımcısı Mohamed El Fers’i iki gün önce kaybetmiştik. Adeta, kimsesiz bir garip ölmüş gibiydi ve cenazesi üç gün sonra bulunmuştu.
‘Vuslat, bizim için yeniden doğuştur’ elbette. Ama insanız, tanıdığımız insanların aramızdan ayrılması bizi haliyle etkiliyor.
Mohamed El Fers’in vefatı, hem Hollanda’daki dostları arasında hem de Anadolu basınında olağanüstü bir ilgi gördü. Dikkatler Konya’ya defnedilmesi ve yazdığı eserlere çekildi. Cenaze merasimine geniş bir katılım oldu. Hoca Ahmet Yesevi’nin ifade ettiği üzere, insanımız nerde bir garip görse, koşar ve merhem olur. Mohamed El Fers ile ilgili medyada yer alan haberleri görmüş olduğunuzu umuyorum. Ama ben kısaca hayatına değinip, otuz yıllık ortak hatıralarımızdan örnekler vermek istiyorum.
Kısa hayatı
Muhamed El Fers, Haarlem’de doğdu. Babası İranlı annesi de Alman’dı. Bir süre Utrecht’deki Hristiyan Gençlik Yatılı yurdunda kaldı. Yabancı dil öğrenmeye yatkın oluşuyla, Hollandaca’nın yanı sıra İngilizce, Almanca, Arapça, Türkçe, İtalyanca, Farsça ve İspanyolca öğrendi. Bir süre grafiker olarak çalıştı. Latin Amerika, Fas, İtalya, Mısır, Sudan’da farklı müzik gruplarıyla sahneye çıktı. 1970’li yıllarda İstanbul’da yaşadı. Hitweek, Aloha, De Groene Amsterdammer, Nieuwe Revu, Algemen Dagblad, De Maas, Dünya, Staatskrant gibi gazetelerde yazarlık yaptı. Arkadaşı Rene Zwaap ile MokumTV’yi kurdu. Jaques Brel, Mevlana Celaleddin Rumi, Oum Kalsoum ve Bob Marley’in biyografilerini yazdı. İstanbul ve Konya rehber kitapları yanı sıra, Son Osmanlı Sultanı ve Hollandalı Azizler Ansiklopedisini yazdı. Mohamed El Fers, Türkevi Topluluğu Başkanı’nın da Başdanışmanıydı.
İlk tanışmamız
Türkevi Derneği’ni yeni kurmuştuk. 1990’lı yılların başlarıydı. Amsterdam’ın Westerpark semtinde belediye ve mahalledeki kuruluşlarla sıcak ilişkiler oluşturduk. Haftalık programlarımız ses getirmeye başlamıştı. O yıllarda, Hollanda belediyeleri ve kurumlarında ağırlıkları olan Türk solu, Türkevi faaliyetlerinden rahatsız olmuşlardı. Belediye ve mahlledeki sosyal kurumlara, Türkevi’nin Bozkurtlardan oluştuğunu, dikkat edilmesi gerektiğini anlatan mektuplar yazmaya başladılar. İşte bu günlerde, Westerpark semtinde yayınlanan Staatskrant yazarı Mohamed El Fers beni telefonla arayıp, ‘bir kahve içebilir miyiz’ dedi. İki gün sonra bir kahvede buluştuk ve acı kahvelerimizi içtik ve tanıştık. Sonraki yıllarda dost olduk. Birlikte çalıştık. Onlarca proje ve programa imza attık.
Türk solcularına bir teşekkür borçluyum aslında…
Van’ın Ulupamir köyü
1990’lı yılların sonuna doğru, Türkevi Derneği olarak, Van’ın, Erciş İlçesi Ulupamir Köyüne ilk kalkınma iş birliği projemizi gerçekleştirdik. Amsterdam’da panayır organize ettik. Toplanan parayı Hollanda yardım kurumları ikiye katladılar. Mohamed El Fers, Duran Şimşek ve bendeniz Ulupamir Köyüne giderek, köyün kooperatifine 100. Yıl Üniversitesindeki akademisyen dostlarımızla birlikte bir traktör, pulluk ve teknik malzeme yardımı yaptık. Kırgızlar bizi, köy girişince atlarla karşıladılar. Çeşitli oyunlarla bize hoş geldiniz dediler. Mohamed küçük bir video kamerasıyla, yaşananları kaydetti ve belgesel olarak MokumTV’de yayınladı.
Konya’da kültür ödülü
2003 yılının Mayıs ayında (3-5 Mayıs) Selçuk Üniversitesinde “3’üncü Uluslararası Mevlana Sempozyumu” gerçekleştirildi. Program’da Devlet Bakanı Prof. Mehmet Aydın başta olmak üzere, Prof. Vedat Bilgin, Prof. Edibe Sözen, Prof. Talip Küçükcan, Prof. Musa Taşdelen, Prof. Abdurrahman Güzel, Prof. Beşir Atalay, Prof. Dr. Sami Güçlü, Dr. Mehmet Önder ve Mohamed El Fers gibi isimler konuşma yaptılar. Aynı programda, Devlet Bakanı Mehmet Aydın, Mohamed El Fers’e “Türk Kültürüne Hizmet Ödülü” takdim etti.
Yağlı Güreş, Mehter ve Sema gösterileri
Türkevi Derneği’nin Hollanda tarihinde ilk defa organize ettiği ve BBC dahil 126 televizyon kanalında yayınlanan Amsterdam Yağlı Güreş Şampiyonaları’nın fikir babası Mohamed El Fers’ti. Her hafta sonu ayrı bir gösterinin yapıldığı Amsterdam’ın tarihi Dam meydanında, tam iki saat süren Mehter Takımı gösterisinin iznini belediyeden Mohamed El Fers almıştı. Dünyanın dört bir yanından akın akın turistin geldiği Hollanda’nın meşhur açık hava müzesi, Zaanschans’da Mevlevi Sema ayininin yapılmasını o önermişti.
Kültürel programlarımız ve ziyaretlerimiz
Otuz yıl içinde Mohamed El Fers ile onlarca çalışma ziyareti gerçekleştirdik. Bunlar arasında, en az altı kez Edirne Sarayiçi Er Medyanı’nda yapılan tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri ziyaretimiz, Van’ın Ulupamir köyüne yapılan proje ziyaretimiz, İstanbul programlarımız yer alır. 2012 yılında Hollanda Türkiye diplomatik ilişkilerinin 400. Yılı çerçevesinde Ankara’da yapılan resim sergisi, Konya göç çalıştayı, Karaman, Akşehir, Çatalhöyük ve Akören ziyaretlerimiz de unutulmayan programlar arasında yer alır.
Yukarıda verilen üç-beş örnekte de görüldüğü üzere, Amsterdam’lı Mohamed El Fers, gerek basılı medyada yer alan makaleleriyle ve yayınladığı kitaplarla, gerekse televizyon belgeselleriyle Türk kültürünü Hollanda’da tanıtan gönüllü bir kültür elçimizdi. Yaptığı faaliyetler böyle bir köşe yazısına sığmayacak kadar geniş ve anlamlıdır. O, otuz yılı aşan bir süreyle, adı konulmamış bir kültür diplomasisi yürüttü.
Vefatıyla, Türkiye ve Türkler bir kültür diplomatını kaybettiler.
Ruhu şad, mekanı cennet olsun.
Veyis Güngör
8 Mart 2024